Aşırı Stres Vücutta Nelere Sebep Oluyor?

Aşırı Stres Vücutta Nelere Sebep Oluyor?

Stres tepkisi güvenlik algımıza tehdit olduğunda otomatik olarak fizyolojik değişiklikler ve ona eşlik eden düşüncelerdir. Günlük zorluklar veya küçük sıkıntılar kanda stres hormonu kortizolu ölçülebilir seviyede tutar. Bir miktar stres duymak iyi bir şeydir, değişime uyum sağlamamızı, ihtiyaç olduğunda elimizden gelenin en iyisini yapmamızı sağlar. Ancak kronik günlük zorluklar ve ağır sıkıntılar kortizol seviyesinin uzun süreli ve zarar verici boyuta gelmesine, bu da kalıcı problemlere sebep olur.

Stresle hormonların kronik olarak artması beynimize zarar verir, karın bölgesinde yağların birikmesine sebep olur. Diğer bir bakış açısına göre de bu hormonlar beyin sağlığımıza zarar verecek gıdalar seçmemize neden olur. Araştırmalar stres altındayken herkesin beslenme alışkanlığını değiştirmediğini gösterir. Yine de bazı kişilerde gıda alımında katı kısıtlamaya giderken, kimilerinde şeker ve doymuş yağ tüketimini artırarak kalori artımına gitmektedir (bu kişilerin aile hikâyelerini aldığımızda genelinde şeker hastalığı hikâyesi mevcuttur).
Stres beş majör organda fonksiyon bozukluğuna yol açar. Stresten en çok karaciğer etkilenir. Peşinden kalp, mide, akciğer, böbrekler gelir. Aşırı düşünce ve uzun süren endişe, kaygı dalak ve mide problemlerine sebep olur. Bu kişilerde iştah kaybı meydana gelir. Aşırı üzüntü önce akciğer fonksiyonunu bozarken, devam etmesi halinde önce böbreği, daha sonra kalbi etkiler. Depresyon ise karaciğerle dalak arasındaki dengenin bozulmasıyla oluşur.

İnsan bedeni yeryüzünün en hünerli ve muhteşem organizmasıdır. İnsanın yaşamı gerçekte bedenin yaşamıdır. Beden akıl, ruh ve duygular içerir. İnsan göuygu patlamaları ortaya çıkar. Düşünce, duygusallık, anlayış, romantiklik dalak enerjisinin duygusudur. Dalak enerjisi güçlü olduğu zaman kişi karşısındakinin ne zaman şefkate ne zaman desteğe ne zaman disipline ihtiyacı olduğunu bilir.

Üzüntü, insani bir duygudur ve yaşadığımız hayatta herkes zaman zaman üzülür. Fakat bu üzüntünün dozu ve süresi bizim ruh sağlığımız için çok önemli olup zamanı geldiğinde yol verebilmeliyiz. Üzüntüsünden bir türlü vazgeçmeyenlerde genellikle kalın bağırsak sorunları vardır. Bu organı tedavi ederek kişinin geçmiş üzüntülerine bağlı kalmaksızın hayata devam etme kabiliyetini geliştiririz.
Böbreğin duygusu şaşkınlık ve korkudur. Kronik stres ve korku böbreklere ciddi zarar verir. Böbrek zayıf düştüğünde daha çok korkar, daha karasız kalır ve irade gücümüzü yitiririz. Böbrekler iradenin makamıdır. Sıkıntılı ve gergin zamanlarda böbreğinize dikkat edin.

Böbrekler; iyi çalışmazsa kendi hayatımızda iyi kötüyü ayırt etmekte zorlanırız. Bir başka deyişle sağduyumuz ve idrakimiz böbreklerin durumundan etkilenir. Kişiliğimizde ve çevremizde olan olumsuzlukları tanıma ve uzaklaştırma gücümüz azalır. Bu yüzden ikilemlerde kalırız, şaşkınlığımız artar. Bu duygu ileriye giderse korkuya daha da ileriye giderse paronaya oluşur. Kendimizi hayatın kurbanı olarak görürüz. Asıl olan sağduyu eksikliğidir.

Akupunkturla vücudumuzu korku ve stresten koruyabiliriz.Karaciğerin duygusu öfkedir. Karaciğerinde zayıflık olanlarda öfke ve kin duygularının şiddeti artar; aşırı öfke karaciğere zarar verir.

Stres faktörlerinin ve güçlüklerin sağlıksız beslenme alışkanlıklarını tetiklediği ortaya konulmuştur. Stres oburlarının, iş ve gündelik zorlukların daha çok yedirdikleri bilinir. Tatlı, karbonhidrat zengini ama protein fakiri yiyecekler beyne giden triptofan miktarını arttırır. Triptofan, duygu durumunu düzenleyen seratonin için gereklidir. Bu da artan kortizolun oluşturacağı zararlı etkilerden korunmak için vücudun kendini korumaya almasıdır.

Araştırmalar ilerledikçe, beyin işlevi bozukluklarında gerçek suçlunun karın bölgesindeki yağlar olduğu anlaşılmıştır. Fazla kilonun ileride depresyon, Alzheimer ve Parkinson başlangıcının işareti olabileceği de kanıtlanmıştır. Stres hormonu kortizolun karın bölgesinde yağların oluşmasına ve yerleşmesinde önemli rol oynayabilir. Kortizol yağ hücrelerinden fazla miktarda salınmasıyla kan dolaşımına sızar ve beyne zarar vererek bilişsel zorluklara, yorgunluğa, depresyona ve yaşam isteğinin kaybına yol açar. Yağların yeri de beynin yaşlanma sürecini hızlandıran bir faktördür. Beliniz genişledikçe bilişsel kabiliyetleriniz azalır. Endişe daha çok karın bölgesindeki yağlanmayla bağlantılıdır.

Görülüyor ki, aşırı kilodan ve de stresten uzak durmalı, kortizol seviyemizi kontrol altıda tutmalıyız. Gıdasal lifler kortizolu kontrol altında tutmanın yollarından biridir. Kahvaltılarda daha fazla lifli besinler tüketerek fazla kilo almanın önüne geçilebilir. Kahvaltı için en uygun saatler 07.00-09.00 arasıdır. Akşam yemeği için ise 18.00-19.00 saatleri arasıdır.

Düzenli öğünler yemeli, kahvaltı yapmalı ve yeterli miktarda su içilmelidir. Ayrıca yavaş yemeli, günlük yürüyüşlere çıkılmalı. Bunları yapılamıyorsa, akupunktur tedavisine yardım alınabilir. Bilinenden çok daha etkili bir yöntemdir.
Top